Memuriyetten önceki sigortalı süreler yıllık izinde dikkate alınır mı? 10 yıl eşik tartışması

Kamu personel sisteminde dikkat çeken bir konu gündeme geldi: Memuriyetten önce sigortalı olarak geçen hizmet sürelerinin, yıllık izin süresi hesabında dikkate alınıp alınmayacağı hususu.

Örneğin; bir adliye zabıt katibi olarak görev yapan ve memuriyetten önce sigortalı hizmeti bulunan bir kişinin durumu ışığında, yıllık izin hakkı açısından hizmet süresinin 10 yılı aşıp aşmadığına göre 20 ya da 30 gün uygulaması gündeme geliyor.

Mevzuat ve içtihat

  • 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 102. maddesinde, “hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olanlar için 20 gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gün” yıllık izin süresi öngörülmüştür. 
  • Aynı Kanun’un 36. maddesinin (C) bendinde, memurluğa girmeden önce resmi ya da özel müesseselerde meslek icra edenler ile memuriyetten ayrıldıktan sonra yine bu işlerde çalışıp yeniden memuriyete girenlerin hizmet sürelerinin kazanılmış hak aylığında değerlendirilebileceği hüküm altına alınmıştır. 
  • Ayrıca, Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği Seri No: 154 (06/06/2002 tarihli, 24777 sayılı Resmî Gazete) metninde; “yıllık izin sürelerinin hesabında, hangi statüde olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmet süreleri ile kamu kurum ve kuruluşlarında geçmese dahi Devlet memurlarının kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilen hizmet sürelerinin dikkate alınması gerektiği” ifadesi yer almıştır. 
  • Ancak uygulamada ve yargı kararlarında, memuriyete girmeden önce özel sektör sigortalı hizmetlerinin tamamının değil, ancak kazanılmış hak aylığında intibak edilen hizmet süresinin yıllık izin hesabında dikkate alınabileceği yönünde kararlar bulunmaktadır. Örneğin, davalı işçi statüsünde geçen sürelerin memuriyete geçmiş sayılmasını talep eden bir davada; özel sektör işçi olarak geçen sürenin memuriyette geçen süre gibi kabul edilemeyeceği vurgulanmıştır. 

Uygulamada ne yapılmalı?

Söz konusu zabıt katibi örneğinde şu şekilde bir değerlendirme yapılabilir:

  • Memuriyetten önceki sigortalı hizmet süresi varsa, bu sürenin yıllık izin süresi bakımından “hizmet süresi” olarak dikkate alınıp alınmayacağı öncelikle kamu kurum/kuruluşunda geçmiş olup olmadığı ve/veya kazanılmış hak aylığı intibakında değerlendirilip değerlendirilmediği açısından incelenmelidir.
  • Eğer memuriyetten önce geçen hizmet süresi kamu kurumlarında geçmiş ya da intibaka esas tutulmuş bir süre ise, bu süre yıllık izin hesabına dahil edilerek toplam hizmet süresi 10 yılı geçiyorsa 30 gün izin süresi uygulanabilecektir.
  • Öte yandan, özel sektör sigortalı hizmeti olup bu hizmetin intibaka esas tutulmamış olması durumunda, yıllık izin hesabında bu sürelerin tamamı dikkate alınmayabilir ve yalnızca memuriyette geçen süre temel alındığında hizmet süresi 10 yılı geçmiyorsa 20 gün izin süresi uygulanır.
  • Kurumun personel birimi ya da ilgili hukuk birimi ile birlikte, hizmet cetvelleri, kazanılmış hak aylığı intibak belgeleri ve varsa önceki hizmetlerin değerlendirilme durumları kontrol edilmelidir.

Sonuç

Sonuç olarak, memuriyetten önce sigortalı çalışılmış olması otomatik olarak yıllık izin süresinin 30 gün olarak uygulanacağı anlamına gelmiyor. Hizmetlerin nerede geçtiği, kazanılmış hak aylığına esas olup olmadığı ve ilgili sürelerin intibaka tabi tutulmuş olması gibi unsurlar belirleyici. Kurumsal uygulamalarda bu farklılıklar gözetilmelidir.

Diğer Haberler