Afyon Kocatepe Üniversitesi’nden İklim Bilimci Dr. Okan Bozyurt, Türkiye’nin 2025-2026 kış sezonuna “unutulmayacak bir soğuk”la gireceğini söylüyor. Uzman uyarıyor: “Kar bu kez kolay kolay kalkmayacak.”
Evet, uzun süredir özlediğimiz o beyaz örtü bu yıl geri dönebilir. Ancak her güzel manzaranın bir bedeli var. Bu kez sadece doğa değil, bizler de hazırlanmalıyız.
Kış Geliyor, Ama Bu Kez Gerçekten Geliyor
Yıllardır iklim değişikliği nedeniyle kışlarımız sanki eksik yaşanıyor. Ne doğru dürüst kar tutuyor, ne de mevsimler yerli yerine oturuyor. Dr. Bozyurt’a göre bu tablo bu yıl değişebilir. Ocak 2026 itibarıyla yurdun büyük bölümünde yoğun kar yağışları bekleniyor.
İç Anadolu’dan Doğu’ya, Afyon’dan Erzurum’a kadar birçok bölgede kar örtüsünün haftalarca, belki aylarca yerde kalabileceği tahmin ediliyor. Bu durum, kuraklıkla boğuşan topraklarımız için sevindirici olsa da, günlük yaşam açısından ciddi hazırlık gerektiriyor.
Soğuk Hava, Sağlık ve Emek
Sağlık çalışanları, bu dönemde her zamankinden daha fazla görev üstlenecek. Soğuk hava; grip, zatürre, bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının artmasına, düşme ve donma vakalarının çoğalmasına neden olacak.
Acil servisler, aile sağlığı merkezleri ve hastaneler, “gerçek kışın” getirdiği bu yükü omuzlamak zorunda kalacak.
Peki, biz bireyler olarak ne yapabiliriz?
- Bağışıklığımızı güçlendirelim. Mevsim sebzeleri, C vitamini, yeterli uyku ve bol su tüketimi olmazsa olmaz.
- Isınmayı ihmal etmeyelim. Enerji maliyetleri yüksek olsa da, düşük ısıda uzun süre kalmak kalp-damar hastaları için ciddi risk taşır.
- İşyerlerinde koruyucu önlemler alınmalı; özellikle açık alanda çalışan emekçiler için uygun kıyafet, sıcak içecek ve mola düzeni sağlanmalı.
- Toplumsal dayanışmayı güçlendirelim. Soğuk kış günlerinde yalnız yaşayan yaşlılara, barınma ihtiyacı olan yurttaşlara uzanacak bir el, belki de hayat kurtarır.
Doğa Yeniden Dengeleniyor
Bilim insanlarına göre, atmosferin bu “soğuk dönüşü” aslında bir denge arayışı. Yıllardır süren kuraklık, dengesiz yağış ve sıcak hava dalgalarından sonra doğa, yeniden nefes almaya çalışıyor.
Kar, su kaynaklarımız için bir lütuf. Yeter ki biz bu süreci doğru yönetelim; tarımda, enerjide ve şehir planlamasında hazırlıklı olalım.
Son Söz: Soğuğa Değil, İhmalimize Yenilmeyelim
2026 kışı belki de çocuklarımıza anlatacağımız bir kış olacak.
Ama unutmayalım: Gerçek kış sadece doğayı değil, toplumu da test eder.
Isınma krizinden gıda erişimine, sağlık hizmetlerinden çalışma koşullarına kadar birçok başlıkta dayanışma zamanı geliyor.
Hazırlanalım.
Çünkü bu kez gerçek kış geri dönüyor.
