2026 Hac Organizasyonu için yapılan sağlık personeli sınavı tartışmaların odağına yerleşti.
Diyanet İşleri Başkanlığı Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen yazılı sınavın adil ve şeffaf olmadığı iddiaları kamuoyunda yankı uyandırdı. Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, sınav sürecine ilişkin ciddi soru işaretleri bulunduğunu belirterek yetkililere çağrıda bulundu.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen ebe, hemşire, paramedik, ATT, sağlık memuru, laboratuvar ve diş teknisyenleri ile hasta bakıcılar, sınav için Ankara’da Gazi Üniversitesi Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde ter döktü. Ancak sınavın ardından sağlık personellerinin yer aldığı WhatsApp gruplarında başlayan tartışmalar, sürecin ne kadar sağlıklı yürütüldüğü sorusunu gündeme taşıdı.
İddiaya göre, sınavın adaletini sorgulayan bazı sağlık çalışanları gruplardan çıkarılırken, grup yöneticilerinin kullandığı “Bunların hesabı sorulacak, tek tek hepimize” şeklindeki ifadeler tepkilere neden oldu. Bu durum, sınavla ilgili eleştirilerin bastırılmaya çalışıldığı yönündeki endişeleri artırdı.
“Şeffaflık Yok, Kriterler Belirsiz”
Konuya ilişkin açıklama yapan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, hac organizasyonlarında görev alacak sağlık personelinin seçimiyle ilgili her yıl benzer sorunların yaşandığını ifade etti. Doğruyol, “Hangi personelin hangi kriterlere göre seçildiği belli değil. Yıllarca başvuru yaptığı halde göreve gidemeyenler varken, her yıl düzenli olarak hacca giden personellerin olması ciddi bir adaletsizlik algısı oluşturuyor” dedi.
WhatsApp yazışmalarında yer alan “Suudi Arabistan’dan emir geldi, hızlı hareket edin” şeklindeki ifadelerin de sınavın güvenilirliğine gölge düşürdüğünü belirten Doğruyol, adayları belirleyen bir komisyondan söz edildiğini ancak bu komisyonun hangi ölçütlere göre karar verdiğinin bilinmediğini vurguladı.
“Tehditkâr Üslup Kabul Edilemez”
Doğruyol, sınav hakkında bilgi almak isteyen personelin gruplardan çıkarılmasını ve bazı yöneticilerin tehditkâr söylemlerini sert sözlerle eleştirdi. Ayrıca sınavın Ankara’da yapılmasının, ekonomik zorluk yaşayan sağlık çalışanları için ciddi bir mali yük oluşturduğuna dikkat çekti.
Birlik Sağlık Sen, hem Diyanet İşleri Başkanlığı Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nden hem de Sağlık Bakanlığı’ndan sürece ilişkin açık, net ve kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama beklediklerini duyurdu.
Torpil ve liyakat tartışmalarının gölgesinde kalan sınav sürecine ilişkin iddiaların nasıl sonuçlanacağı ise merakla bekleniyor.
