YARGITAY, KARPUZ HIRSIZLIĞI DOSYASINI BOZDU.
Yargıtay, tarla veya bahçeden “göz hakkı” denilerek izinsiz meyve–sebze almanın hırsızlık suçunu oluşturduğunu bir kez daha vurgulayan önemli bir karara imza attı. Kararda, müştekiye ait tarladan karpuz çalan sanıklar hakkında verilen mahkûmiyet kararının eksik ceza tayini nedeniyle bozulmasına hükmedildi.

Kırılan karpuzlar nedeniyle “suç tamamlandı”
Dosya kapsamında, sanıkların tarladan karpuz çaldıkları, olay yerinde bulunan karpuzlardan bazılarının kırılmış olması nedeniyle mağdurun ürün üzerindeki tasarruf imkânının tamamen ortadan kalktığı tespit edildi.
Yargıtay, bu durumda eylemin teşebbüs aşamasında kalmadığını, hırsızlık suçunun tamamlandığını belirtti. Buna rağmen mahkemenin, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesini (teşebbüs hükümleri) uygulayarak eksik ceza verdiği ifade edildi.
“Düşük değer” tartışması: Yanlış maddeden uygulama yapıldı
Yerel mahkeme, tarımsal ürünün değerinin düşük olması gerekçesiyle, sanıklar hakkında hırsızlık suçuna ilişkin daha hafif değerlendirme yapmıştı. Yargıtay ise bu yaklaşımın hukuka uygun olmadığını vurgulayarak, “Düşük değer” kriteri söz konusu olduğunda TCK’nın 522/5 maddesinin uygulanması gerektiğini belirtti.
Mahkemenin ise yanılgıyla 5235 TL maddesine (hükümde yanlış madde numarası belirtildiği anlaşılıyor) gönderme yaptığı, bu nedenle kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğu ifade edildi.
Sanıkların itirazı kabul edildi, karar bozuldu
Sanıkların temyiz başvurusunu değerlendiren Yargıtay, yapılan itirazların yerinde olduğukanaatine vardı ve şu gerekçelerle hükmü bozdu:
- Suçun teşebbüs değil, tamamlanmış hırsızlık olduğu,
- Eksik ve yanlış maddeden ceza uygulandığı,
- Hukuki gerekçelerin yetersiz bırakıldığı,
- “Göz hakkı” gibi geleneksel gerekçelerin hukuki hiçbir dayanağı olmadığı.
Sonuç olarak, yerel mahkemenin kararı bozuldu ve dosya yeniden değerlendirilmek üzere geri gönderildi.

