YÖK koordinasyonunda yürütülen karşılıklı yer değiştirme sürecinde net kriter bulunmaması tepkilere neden oldu
Üniversitelerde görev yapan devlet memurlarının karşılıklı yer değiştirme (becayiş)başvurularında yaşanan belirsizlik, çalışanlar arasında tepkilere yol açtı.
3 Eylül 2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 7. Dönem Toplu Sözleşmekapsamında başlatılan uygulama, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) koordinasyonunda elektronik ortamda yürütülüyor.
Ancak sürecin ilk sonuçları, net bir puanlama veya değerlendirme sistemi olmadanilerlediğini gösterdi. Üniversitelere gönderilen listelerde hangi ölçütlere göre eşleştirme yapıldığına dair açıklama bulunmaması, memurlar arasında “keyfi uygulama” endişesini artırdı.
Eş, Sağlık ve Engelli Durumları Dikkate Alınmıyor
Çok sayıda çalışan, özellikle eş durumu, kronik hastalık ya da engelli yakınına bakım zorunluluğu gibi insani gerekçelerin dikkate alınmadığını ifade ediyor.
Memurlar, bu nedenle becayiş kontenjanının artırılmasını ve rektör onayı zorunluluğunun kaldırılmasını talep ediyor.
Ayrıca, başvuruların hangi kriterlerle değerlendirildiğine dair kamuoyuna açık bir bilgilendirme yapılmaması, sürecin şeffaf yürütülmediği algısını güçlendiriyor.
“Şeffaf ve Merkezi Bir Sistem Şart” Çağrısı
Üniversitelerdeki memurlar, becayiş sürecinin merkezi, denetlenebilir ve adil bir biçimde yürütülmesi gerektiğini vurguluyor.
YÖK’ten, uygulamanın kimleri kapsadığı, atamaların nasıl belirlendiği ve hangi önceliklerin dikkate alındığıkonularında net açıklama yapılması isteniyor.
Bazı çalışanlar, aynı ilde farklı bir üniversiteye geçme taleplerinin dahi reddedildiğini belirterek, bunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 73. maddesinde güvence altına alınan karşılıklı yer değiştirme hakkıyla bağdaşmadığınısavunuyor.
“Tayin Hakkı Daha Adil Olur” Görüşü
Sendikalar ve bazı personel temsilcileri, becayiş sisteminin mevcut haliyle yetersizkaldığını, bunun yerine tayin hakkının tanımlanmasının daha adil olacağını savunuyor.
Aynı unvanda karşılıklı personel bulunmadığında, memurun bu hakkı yıllarca kullanamaması eleştirilirken, bu durumun Anayasa’nın 23. maddesindeki yerleşme ve seyahat özgürlüğüne aykırı olduğu belirtiliyor.
Memurların Talepleri
Çalışanlar, yükseköğretim kurumlarında yürütülen becayiş sürecinin:
- Merkezi bir sistem üzerinden yürütülmesini,
- Objektif kriterlerle (eş durumu, sağlık, eğitim, deprem mağduriyeti vb.) desteklenmesini,
- Rektör onayına bağlı olmaktan çıkarılmasını,
- Yıllık takvime bağlanarak şeffaf biçimde ilan edilmesini talep ediyor.
Sağlık ve Sosyal Hizmet iş kolundaki kamu emekçilerini de ilgilendiren bu düzenleme için sendikalar, sürecin adil, denetlenebilir ve insan odaklı bir yapıya kavuşturulması çağrısında bulunuyor.

